BİST: Haftanın son işlem gününe satıcılı bir seyirle başlayan BIST 100 Endeksi,
günün devamında yukarı yönlü dalgalı bir görünüm sergilerken haftayı %0,43 yükselişle
10.870,57 seviyesinden tamamladı. Sınai Endeksi %1,12 artış kaydederken,
Bankacılık Endeksi % 0,13 yükseldi. Geçtiğimiz hafta yurt içinde ikinci çeyrek
finansal sonuçlara bağlı olarak hisse bazlı hareketlerin öne çıktığı dalgalı bir
seyir izleyen Endeks'in haftalık kaybı ise % 0,93 seviyesinde gerçekleşti. Haftanın
son işlem gününde, ABD Başkanı Trump ile Rusya Devlet Başkanı Putin'in
Alaska'da gerçekleştireceği görüşmeye odaklanan küresel piyasalarda risk iştahı
karışık seyretti. Avrupa ve ABD borsaları günü karışık seyirlerle tamamladı. Putin
ve Trump'ın görüşmesinin ardından Ukrayna-Rusya savaşına dair diplomatik sürecin
yeniden canlanabileceğine işaret eden mesajlar verildi. Bu gelişmelerin
ardından, haftanın ilk işlem gününde ABD ve Almanya DAX vadeli endeksleri alıcılı
bir görünüm sergilerken Asya borsalarında karışık bir seyir öne çıkıyor. VİOP-30
Endeksi ise Cuma akşam seansını %0,25'lik bir yükselişle pozitif tamamladı.
Endekste ağırlığı yüksek şirketlerin ikinci çeyrek bilanço sonuçlarının açıklanmasıyla
birlikte, Salı günü son bulacak bilanço döneminin BIST üzerindeki etkisinin
artık sınırlı kalmasını bekliyoruz. Bu hafta gözler Rusya-Ukrayna barış
görüşmelerinde olacak. Bugün ABD'de yapılacak Trump-Zelenskiy görüşmesine Avrupalı
liderler de katılacak Görüşmelerden çıkacak haberler piyasalar tarafından yakından
takip edilecek. Bu hafta makro veri tarafında önemli bir akış bulunmazken,
ABD'de açıklanacak FOMC toplantı tutanakları ile Perşembe ve Cuma günü düzenlenecek
Jackson Hole Sempozyumu'ndan gelecek mesajlar piyasaların odağında olacak.
Haftaya alıcılı bir seyirle başlamasını beklediğimiz BİST'in, yükselişlerde
gelebilecek kâr satışlarının karşılanabilmesi durumunda yukarı yönlü seyrini
sürdürmeye çalışmasını öngörüyoruz
Para Piyasaları: Haftanın son işlem günü 40,7957-40,9190 seviyeleri aralığında işlem
gören USD/TRY kuru önceki gün sonuna göre günü %0,05 artışla 40,8328 seviyesinden
tamamladı. Döviz sepeti karşısında da Lira %0,31 oranında değer kaybetti.
Borçlanma araçları piyasasında on yıllık gösterge tahvilinin getirisi %31,30-%31,37
seviyeleri arasında hareket ederek günü, önceki kapanışa göre 4 baz puan
düşüşle %31,33 seviyesinden tamamladı.
Yurt İçi Gündem:
Temmuz'da bütçe 23,9 milyar açık ve faiz dışı denge 110,7 milyar TL fazla vermiştir.
Gelir vergisindeki güçlü artışın yanı sıra cari transferler ve faiz giderlerindeki
geri çekilme bütçedeki toparlanmayı hızlandırmıştır.
Hazine ve Maliye Bakanlığının yayımladığı haziran ayı merkezi yönetim bütçe verilerine
göre bütçe gelirleri 1.096,9 milyar TL, bütçe giderleri 1.120,8 milyar TL
olmuştur. Aynı dönemde faiz dışı bütçe giderleri 986,2 milyar TL olarak gerçekleşmiştir.
Bu veriler eşliğinde bütçe açığı 23,9 milyar TL olurken faiz dışı denge
110,7 milyar TL fazla vermiştir. Bütçede haziran ayında faizlerden gelen yaklaşık
300 milyar TL ek baskı yaratmıştı. Bu rakamlar 130 milyar seviyelere gerilerken
cari transferler uzun süre sonra ilke kez 400 milyarın altına gerilemiştir
Giderler tarafındaki geri çekilmeye gelir vergisindeki güçlü toparlanma eklenince
bütçe açığı belirgin şekilde gerilemiştir. Temmuz'da Elektrik Üretim A.Ş'ye 16,3
milyar ve BOTAŞ'a 22 milyar TL cari transfer yapılmıştır. Ocak-Temmuz döneminde
BOTAŞ ve Elektrik Üretim A.Ş'ye toplam 221,7 milyar transfer gerçekleştirilmiştir.
Aynı dönemde toplam faiz giderlerinin 1,25 trilyon TL olduğunu hesaplarsak,
bütçe üzerinde faiz ve kamu kurumlarına transferlerin ciddi bir yük teşkil
ettiği görülüyor. Bunlar hariç tutulduğunda çekirdek gelir-gider dengesinde bütçe
performansı gayet iyi durumda. Enflasyonun hem para hem de maliye politikası
üzerindeki bozucu etkisini bütçe rakamlarında görüyoruz. Borçlanma faizlerinin
yüksek seyri, bütçe üzerindeki faiz baskısını arttırıyor. Fiyat istikrarı sağlanmadan
mali disipline ulaşılması çok güç görünüyor. Fonlama ve borçlanma faizlerindeki
geri çekilme bütçedeki faiz yükünü hafifletecektir. Ayrıca, enflasyondaki
gerilemeye paralel, özellikle personel giderleri ve kamu harcamalarında daha
durağan bir seviyeye yakınsanacaktır. Yılın geri kalanında borçlanma faizlerinde
ve risk primlerindeki düşüş ile bütçe üzerindeki faiz baskısı hafifleyecektir.
Bu indirimler, 2026-2027 mali görünümüne yansıyacak olsa da beklenti yönetimi
açısından kritik önem taşıyor. Hem kamu maliyesi hem de para politikasının
2025 son çeyrek itibariyle daha istikrarlı bir görünüme gireceğini düşünüyoruz.
Üretim, yatırım gibi göstergelerde beklentilerin iyileşmesini bekleyen piyasa
oyuncularının odağında ekonomik ve siyasi istikrarla desteklenen düşük enflasyon-düşük
faiz döngüsü vardır. Son enflasyon raporu ve gerçekleşmeleri de para politikasının
hareket sahasının sonuna geldiğini ve maliye politikasına eşgüdüm
kapsamında ciddi görevler düştüğünün altını çiziyor.
Bütçe giderlerinde önceki yılın aynı dönemine göre %35,4 artış yaşanmıştır. En yüksek
oransal artış sermaye transferleri (%466,9) ve faiz giderlerinde (% 45,4)
yaşanırken, en yüksek gider kalemleri cari transferler (389 milyar TL) ve personel
giderleri (322 milyar TL) olmuştur. Bütçe gelirlerinde ise ortalama yıllık
artış %50,1 seviyesindedir. En yüksek artış gelir vergisi (%91,9) ile harçlar
(%69,4) olarak öne çıkmıştır. Bütçe gelirlerine en yüksek düzeyde katkı sağlayan
alt kalemler ise gelir vergisi ve ÖTV olmuştur (sırasıyla 292 milyar ve 181,4
milyar TL). Gider kalemlerindeki oransal artış enflasyon seviyesine yakınsarken,
kamu maliyesi eliyle enflasyon yaratılmazsa mali disipline orta vadede ulaşabileceğimizi
düşünüyoruz. Özellikle devletin vergi toplamadaki etkinliği gelir
vergisi kanalında etkin şekilde hissediliyor. Giderler kaleminde arızi şoklar yaşanmazsa,
bütçe tekrar pandemi öncesi performansına ulaşacaktır.
Şirket Haberleri:
Aksa Enerji (AKSEN), Electricity Company of Ghana ile 350 MW kurulu gücünde Kumasi
kombine çevrim doğalgaz santrali kurulumu, elektrik üretimi ve üretilen elektriğin
garantili satışı konusunda ABD Doları bazlı 20 yıl süreli bir enerji satış
anlaşması imzalanmıştı. Kumasi doğalgaz santralinin ilk fazına ait (179 MW)
gaz türbininde ilk ateş (first fire) verilmiştir. Kasım 2025 tarihinde santralin
ilk fazının 135 MW kapasite ile basit çevrim olarak, 2026 yılının ilk çeyreğinde
ise 179 MW kapasite ile kombine çevrim olarak devreye alınması planlanmaktadır.
Santralin ikinci fazına ait (171 MW) gelişmeler oldukça kamuoyuna gerekli
açıklamalar yapılacaktır.
İş Bankası (ISCTR), yapılan ihaleler sonucunda, Bankanın takipteki krediler portföyünün
yaklaşık 5.0 milyar TL tutarındaki kısmını oluşturan alacaklarının, 998.5
milyon TL satış bedeli nakden tahsil edilmek suretiyle Dünya Varlık Yönetim
A.Ş., Gelecek Varlık Yönetimi A.Ş. (GLCVY), Emir Varlık Yönetim A.Ş., Hedef Varlık
Yönetim A.Ş., İstanbul Varlık Yönetim A.Ş., Ortak Varlık Yönetim A.Ş., Birikim
Varlık Yönetim A.Ş. (BRKVY), GSD Varlık Yönetim A.Ş. ve Tuna Varlık Yönetim
A.Ş.'ye devredildiğini açıkladı.
Şişecam (SISE) 2Ç25'te, piyasa medyan beklentisi olan 413mn TL ve bizim beklentimiz
olan 1.300mn TL'nin oldukça üzerinde 2.652mn TL net dönem karı açıkladı (2Ç24:
3.123mn TL net kar). Bu çeyrekte maliyet yönetimi ve verimlilik artırıcı önlemler
sayesinde güçlenen operasyonel karlılığın yanı sıra kur farkı geliri kaynaklı
nette 1.620mn TL diğer gelirler kalemindeki artış, yatırım amaçlı gayrimenkul
değerleme karlarının etkisiyle yatırım faaliyetlerinden gelirlerdeki artış
ve daha yüksek parasal pozisyon kazancı net karı destekleyen unsurlar olarak öne
çıktı. Buna karşın net finansman gideri ve dönem vergi giderindeki artış net
karı baskıladı.
Şirket'in 2Ç25'te net satış gelirleri yıllık bazda %6,8 düşüşle 52.580 milyon TL
seviyesinde gerçekleşti (2Ç24: 56.447mn TL). Şişecam'ın net satış gelirleri piyasa
medyan beklentisi olan 50.056mn TL ve 47.500mn TL seviyesinde bulunan beklentimizin
üzerinde gerçekleşti. Mimari Cam iş kolu segmentinde %5'lik hacim daralması
gerçekleşti ve yıllık bazda %4 daralarak 11.881mn TL oldu. Cam ambalaj segmenti
%9 hacim büyümesi ile birlikte yıllık bazda %14 artışla 12.514mn TL gerçekleşti.
Diğer taraftan, enerji segmenti satış hacim daralması hem de zayıf fiyatlandırma
etkisiyle düşüş gösterdi. 2025'in 2. çeyreğinde, Şişecam'ın konsolide
soda külü üretimi, bu çeyrekte ve karşılaştırmalı dönemde farklı tesislerde
gerçekleştirilen planlı bakım çalışmaları nedeniyle yıllık bazda sabit kaldı. Asya
pazarlarında ve Afrika'da talepte bir düşüş gözlemlenirken, dünyanın geri kalanında
istikrarlı talep seviyeleri korundu. 2025'in 2. çeyreğinde, Şişecam'ın
konsolide soda külü satış hacmi yıllık %6 azaldı. Yurt içi satış hacmi, esas olarak
talep eğilimlerinden yararlanmayı amaçlayan yeni müşteri kazanımları yoluyla
genişleyen müşteri tabanı sayesinde yıllık %6 arttı. Buna karşılık, uluslararası
satışlar, Avrupa'daki düşük talep ve yoğun rekabet ortamında Orta Doğu ve
Afrika bölgesinde agresif fiyatlandırmadan kaçınma yönündeki stratejik tercih
nedeniyle %7 azaldı. Soda külü fiyatları yıllık bazda neredeyse aynı seviyede kalırken,
ABD doları cinsinden bir önceki çeyreğe kıyasla %2 oranında artış gösterdi.
TMS-29 etkisi dahil FAVÖK 2Ç25'te yıllık bazda %79,2 artışla 5.283 milyon TL seviyesinde
gerçekleşti - maliyet yönetimi ve verimlilik artırıcı önlemler sayesinde
güçlü FAVÖK rakamı açıkladı (2Ç24:2.948mnTL). Açıklanan FAVÖK rakamı beklentimiz
olan 2.600mn TL ve piyasanın medyan beklentisi olan 3.184mn TL'nin oldukça
üzerinde gerçekleşti. Şişecam'ın 2Ç25'te Brüt kar marjı %29,4 seviyesine yükselirken,
FAVÖK marjı %10 ve net kar marjı ise %5 seviyesine yükseldi (2Ç24'te sırasıyla
%23,2,%5,2, %5,5).
Net borç arttı.. Şirketin net borcu 2025/03 sonundaki 106.230mn TL seviyesinden,
112.548mn TL seviyesine yükseldi. Net borç/FAVÖK rasyosu 8.35x seviyesinde bulunmaktadır.
Ancak, önümüzdeki dönemlerde faizlerdeki gerileme ve FAVÖK'teki artışın
devam etmesi durumunda bu oranda düşüş olabileceğini öngörmekteyiz.
Şirketin bu çeyrekte maliyet yönetimi ve verimlilik artırıcı önlemleri sayesinde
güçlenen operasyonel performansı sonucu en kötünün geride kaldığını söyleyebiliriz.
Bununla birlikte beklentilerin üzerinde açıklanan kar ve FAVÖK rakamlarının
kısa vadede hisse fiyatlamasına etkisinin pozitif olmasını bekliyoruz.
Ülker'in (ULKER) 2Ç25 finansallarını bugün piyasa kapandıktan sonra açıklaması bekleniyor.
Piyasada oluşan medyan net kar beklentisi 494mn TL seviyesinde bulunurken
bizim beklentimiz 490mn TL seviyesinde bulunuyor. Ülker'in net satış gelirlerinin
22.500mn TL, FAVÖK'ünün 3.300mn TL seviyesinde gerçekleşmesini bekliyoruz.
Piyasanın medyan beklentisi ise sırasıyla 23.055mn TL ve 3.404mn TL seviyelerinde
bulunuyor.
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı
kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy
yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında
imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır.
Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların
kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler mali durumunuz ile risk ve
getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan
bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar
doğurmayabilir.
Önemli Not: Bu haberde dosya eki bulunmaktadır. Kullanıcılarımızın dosyaya erişmek için
Manşet'in üst kısmında yer alan linki tıklamaları yeterlidir.
-iDeal Haber Merkezi-
- twitter.com/iDealDataHaber // www.idealdata.com.tr -
Daha iyi, hızlı ve güvenli bir kullanım sağlamak amacıyla web sitemizde tarayıcı çerezleri kullanıyoruz.
Detaylı bilgi için
Çerez Aydınlatma Metni 'ni inceleyebilirsiniz.