USİKAD/Ersöz İnovasyon ailede başlar, teknoloji insanla anlam kazanır
Ekonomi
USİKAD/Ersöz İnovasyon ailede başlar, teknoloji insanla anlam kazanır
Gelecek kapıyı çaldı, insan zekâsı mı kazanacak, yapay zekâ mı? Yoksa ikisi birlikte
mi dünyayı yeniden kuracak? Yapay zekâ fırtınası her şeyi sürüklerken, en
kritik soru Geleceği insan mı inşa edecek, yoksa yapay zekâ mı yönetecek? Cevabın,
ikisinden birini seçmekte değil, birlikte yeniden tanımlamakta saklı olduğunu
belirten Uluslararası Sanayici İş Kadınları Derneği (USİKAD) Danışma Kurulu
Üyesi Ecehan Ersöz, Ekonomiler artık kas gücüyle değil, yapay zeka entegrasyonunun
gücüyle büyüyor. Yapay zekâ, veri temelli karar alma yeteneği, eşsiz hızı
ve bağlamsal yapısıyla üretimi, pazarlamayı, finansı ve hizmet sektörlerini baştan
aşağı dönüştürüyor. Ancak asıl oyun değiştirici olan şey, bu dönüşümde insan
faktörünün dışlanması değil, tam tersine yeniden tanımlanması. Endüstri 5.0
ile birlikte şirketlerin rekabet gücü sadece teknoloji kullanımıyla değil, insanla
teknoloji arasında kurduğu dengeyle ölçülüyor. Yeni ekonomi çağında kazananlar,
yapay zekâyı iş süreçlerine entegre ederken aynı zamanda insan zekasını merkeze
alanlar olacak. Çünkü geleceğin şirketleri, algoritmalarla çalışan değil,
insanın değerlerini teknolojinin dönüştürücü hızına entegre edenler olacak. Üretimden
eğitime, istihdamdan aile yapısına kadar toplumsal hayatın her katmanını
dönüştüren bu büyük teknolojik kırılma, bizi alışılmış düşünce biçimlerinin
dışına çıkmaya zorluyor. Artık mesele sadece teknoloji üretmek değil, insanı merkeze
alarak teknolojiyle birlikte daha akıllı, daha duyarlı ve daha sürdürülebilir
bir dünya kurmak. Çünkü bu kez mesele bir devrim değil, bir yeniden doğuş.
İfadelerini kullandı
Gelişen yapay zekâ teknolojileri, toplumun her alanında köklü değişimleri beraberinde
getiriyor. Ancak bu değişim, sadece teknolojik değil, aynı zamanda insani
değerlerle birlikte ele alınması gereken bir dönüşüm. Uluslararası Sanayici İş
Kadınları Derneği (USİKAD) Danışma Kurulu Üyesi, teknoloji ve iletişim uzmanı
Ecehan Ersöz, Türkiye'de yapay zekânın geleceğini iş gücüne, eğitime ve aile yapısına
etkilerini kapsamlı şekilde değerlendirdi. Yapay zekânın sadece sektörleri
değil, meslek tanımlarını ve iş gücünü de kökten değiştirdiğini kaydeden Ersöz,
veriyle düşünme, makinelerle birlikte çalışma, teknoloji ve yapay zekâ okuryazarı
olma, analitik ve yaratıcı düşünme yeni çağın anahtarı haline gelirken,
milyonlarca iş dönüşüyor, yeni roller doğuyor. Kazananların insan ve yapay zekâ
iş birliğini doğru kurgulayanlar olacağını ifade etti.
GELECEK İNSAN VE YAPAY ZEKÂ İLE ŞEKİLLENECEK
Gelecek artık sadece insanın ya da sadece yapay zekânın değil, her ikisinin iş birliğiyle
şekilleniyor. Ecehan Ersöz, yapay zekânın insan beyninin işleyişini taklit
eden yapay sinir ağlarıyla, muhakeme etme, öğrenme ve anlamlandırma gibi
insanlara özgü yetenekleri üstlenebildiğine dikkat çekti. Ancak bu dönüşümün insan
katkısı olmadan sürdürülebilir olmadığını vurgulayan Ersöz, Yapay zekâyı sadece
teknolojik bir devrim olarak değil, insanın merkeze alındığı bir gelişim
süreci olarak değerlendirmeliyiz. Bu nedenle geleceği 'insan ve yapay zekâ' birlikte
inşa edecek.
Endüstri 4.0'dan Endüstri 5.0'a geçişle birlikte bu sinerjinin önem kazandığını
belirten Ersöz, yapay zekânın işlevselliğini artıran yeni yaklaşımlar olan kuantum
yapay zekâ, genel yapay zekâ ve ajan/temsilci yapay zekâ gibi alanların ise
bu dönüşümde önümüzdeki yıllarda belirleyici olacağını ifade etti.
YENİ İŞ MODELLERİ, YENİ MESLEKLER
Yapay zekânın iş dünyasında köklü bir dönüşüm yarattığına dikkat çeken Ecehan Ersöz,
özellikle iş fonksiyonlarında otomasyonla birlikte birçok pozisyonun ya değişeceğini
ya da ortadan kalkacağını vurguladı. Ancak bu değişimin sadece iş kaybı
değil, aynı zamanda yeni iş fırsatlarını da doğuracağını işaret eden Ersöz,
araştırmalara göre 2025-2030 arasında dünyadaki iş gücü dönüşümünün yüzde 22
oranında bir hareketlilik yaratacağı, 170 milyon yeni iş oluşturulacağı tahmin
ediliyor. Ancak, bu büyümenin, mevcut işlerin yüzde 8'ine (veya 92 milyon işe)
eşdeğer bir yer değiştirme ile dengelenmesi bekleniyor. Sonuç itibariyle de toplam
istihdamda net yüzde 7'lik bir büyümeyle 78 milyon yeni iş öngörülmekte. Rapora
göre ortalama olarak, çalışanların mevcut beceri setlerinin yüzde 39'unun
2025-2030 arasında dönüşeceği veya geçerliliğini yitireceği tahmin edilmekte. Türkiye
özelinde ise beceri setlerinin yüzde 44'ü dönüşüme uğrayacak. dedi. Teknoloji
alanında büyük veri uzmanlığı, fintech mühendisliği, yapay zekâ, robotik,
biyomedikal ve makine öğrenimi gibi alanların yükselişte olacağını, öte yandan
dijital becerilerle donatılmış gençlerin şirketlere sağlayacağı katkının da
göz ardı edilmemesi gerektiğini belirten Ersöz, Cumhurbaşkanlığı koordinasyonunda
hayata geçirilen Ulusal Staj Programı gibi yapılarla gençlerin sektöre entegre
edilmesinin stratejik önem taşıdığını belirtti.
EĞİTİM 5.0: ÖĞRENCİ MERKEZLİ, TEKNOLOJİ DESTEKLİ
Geleneksel eğitim modellerinin hızla değişen bir ortamda öğrencilerin başarılı olmak
için gereken becerileri, zihniyeti ve araçları kazanmaları için yeterli olmadığını,
eğitim alanında da geleceğin iş dünyasına uyum sağlayacak yapay zekanın
entegre edildiği süreçlerin tasarlandığını belirten Ecehan Ersöz, eğitimde yapay
zekâ destekli Eğitim 5.0 yaklaşımının benimsenmesi gerektiğini söyledi.
Yapay zekâ, artırılmış gerçeklik, sanal gerçeklik ve oyunlaştırma gibi teknolojilerin
eğitimde bireyselleştirilmiş öğrenmeyi destekleyeceğini belirten Ersöz,
Eğitim 5.0, öğrencileri sadece akademik değil, aynı zamanda sosyal ve duygusal
olarak da geliştirmeyi hedefliyor. Problem çözme, yaratıcılık ve eleştirel düşünme
gibi beceriler ön planda olacak. dedi. T.C. Millî Eğitim Bakanlığı himayesinde
düzenlenen TETZ 2025 Zirvesi'ne de değinen Ersöz, yapay zekânın eğitim politikalarında
kritik rol oynayacağına işaret ederek bu tür etkinliklerin vizyoner
yaklaşımlar açısından çok kıymetli olduğunu vurguladı.
İNOVASYON AİLEDE BAŞLAR
2025 yılının Aile Yılı ilan edilmesiyle birlikte ailenin teknolojik dönüşüm karşısındaki
rolü de yeniden gündeme geldi. Aşırı teknoloji kullanımının aile içi iletişimi
zayıflattığını, değer aktarımını sekteye uğrattığını ifade eden Ersöz,
İletişim kopukluğu ve paylaşım eksikliği, çocukların duygusal gelişimini olumsuz
etkiliyor. Dijital ebeveynlik ve teknoloji farkındalığı artık her anne babanın
gündeminde olmalı.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın dijital okuryazarlık, siber zorbalık, dezenformasyon
ve dijital bağımlılıkla ilgili farkındalık projelerini de takdirle
anan Ersöz, bu çalışmaları Milli Teknoloji Hamlesine toplumsal destek olarak
değerlendirdi. Ersöz, İnovasyon ailede başlar. Teknolojiyi sadece kullanan değil,
tasarlayan nesiller için duygusal zekâ, empati ve sezgilere sahip bireyler
yetiştirmeliyiz. Geleceğin tasarım dünyasında bu becerilere çok ihtiyacımız olacak.
İhtiyaç fazlası teknoloji kullanımı bu becerilerin gelişimini engelleyebilir
veya var olanı köreltebilir
GENÇLERE MESLEK SEÇİMİNDE KRİTİK UYARILAR
Üniversite tercih dönemine yaklaşırken öğrencilerin ve ailelerin merak ettiği temel
konu: Hangi meslekleri seçmeli? Geleceğin mesleği kavramını iki temel kriterle
değerlendiren Ecehan Ersöz, Seçilecek alanın geleceğinin olması ve bireyin
bu alana uygunluğu çok önemli. Yapay zekâ sadece yazılım ve mühendislikte değil,
tıptan hukuka, lojistikten psikolojiye kadar her alanda rol oynayacak. Bu
nedenle öğrenciler ilgi ve yeteneklerine uygun alanları tercih etmeli. Değerlendirmesinde
bulundu. Disiplinler arası eğitimin önemine dikkat çeken Ersöz, sadece
teknik değil sosyal bilimlerde de teknoloji odaklı müfredatın geliştirilmesi
gerektiğini vurgulayarak, Her öğrencinin yapay zekâ geliştiricisi olmasına
gerek yok, önemli olan bu teknolojiyi doğru anlamak, doğru kullanmak ve kendi
alanındaki süreçlere entegre edebilmek. Dikkat çekmek istediğim bir diğer nokta
da şu: Yapay zeka, büyük dil modelleri alanında gerçekleşen ivmeyle bugünkü konumuna
geldi. Bu durum insan içinde önemli olan sözel yeteneklerin insan-yapay
zekâ dengesini korumada, duyguları, düşünceleri ifade etmede dilin, iletişimin
önemine dair kritik bir detay. Dolayısıyla teknik ve sayısal bölümlerin yanında
sözel bölümlerde önemli. Geleceğin mesleği, sizin doğanıza ve ilgi alanınıza uygun
olan meslektir. Kendini doğru tanıyan birey, hangi alanda olursa olsun yapay
zekâ ile iş birliği yaparak, yeni iş alanları geliştirerek fark yaratabilir.
-iDeal Haber Merkezi-
- twitter.com/iDealDataHaber // www.idealdata.com.tr -
Daha iyi, hızlı ve güvenli bir kullanım sağlamak amacıyla web sitemizde tarayıcı çerezleri kullanıyoruz.
Detaylı bilgi için
Çerez Aydınlatma Metni 'ni inceleyebilirsiniz.